31 Ocak 2017 Salı

Günübirlik Zaragoza Turu


  Malumunuz SillaLibre Zaragoza'nın bağrından kopma bir blog. 2012 yılında Barcelona-Madrid yolculuğu sırasında 15 dakikalığına mola verdiğim şehre şöyle bir uzaktan bakıp "ulan ne çirkin yermiş burası ha" dedikten tam olarak 1 yıl sonra karma beni elleriyle bu minnak şehre atmıştı. 

  Zaragoza'ya taşınmam tam olarak Pilar festivaline denk geldiği için midir bilmem 1 haftada şehir bana alıştı ben de ona. Ama fark ettim ki şehir hakkında çok az şey yazmışım. Dolu dolu bir yıl geçirdiğim bu şehri 1 güne sığdırıp 10 maddede günübirlik Zaragoza turu hazırladım. Buyrun... 

 Öncelikle nerede bu şehir?


   Zaragoza, Barcelona ve Madrid'i birbirine bağlayan bir mola şehri aslında. 8 saatlik uzun otobüs yolculuğu ya da 4 saatlik hızlı tren yolculuğu Zaragoza Delicias terminalinde mola verilerek hafifletiliyor. 




  Siz de bu yolculuk sırasında durup Zaragoza'nın tadını çıkarmak isterseniz sayfayı aşağı aşağı sürükleyiverin.

No hay texto alternativo automático disponible.

1- Pilar Katedral-Basilikası'nı ziyaret ederek güne başlayın


Zaragoza'nın incisi, barok mimariyle yükselen katedral, rivayete göre, Meryem'in Ebro kenarında görünmesi ve buraya kendisinin adına bir kilise inşa edilmesini istemesiyle ortaya çıkar. Her yıl Ekim ayında kutlanan Fiestas del Pilar'ın da yine bu kiliseyi onore etmek için yapıldığını söyleme de gerek yoktur herhalde. 

Pilar'a giriş ücretsizdir. 

cintas pilar zaragoza ile ilgili görsel sonucuTavsiyem: İçerisindeki hediyelik eşya dükkanından sevdiklerinize iyi dilekler içeren bantlardan alın. Farklı farklı renklerde satılan bu bantlar Zaragoza'ya özgüdür ve insanlar bu bantların kazadan beladan koruduğuna, şans getirdiğine inanırlar, bir nevi nazar boncuğu mantığı yani. 



2- El Ebro kenarında yürüyüş yapın.


Yükselmesi ayrı dert, su seviyesinin azalması ayrı dert. Bu hınzırlığı yüzünden taşımacılık  bile yapılamıyor maalesef Ebro üzerinde. Ama taş köprüden eski Zaragoza'ya bakmak, nehrin kenarında yürüyüş yapmak ise bir o kadar huzur verici. 

zinaztli.blogspot.com.tr

3-  Plaza del Pilar'da sembolleri kovalayın. 


Plaza del Pilar şehrin salonu olarak bilinir. Her türlü etkinliğe ev sahipliği yapan meydan dünyanın en büyüklerinden birtanesi aynı zamanda. Belediye, ünlü katedral La Seo, La Lonja binası, Hispanidad Çeşmesi...
Bu meydanın yüzyıllar öncesine dayanan bir hikayesi ve sembollerle dolu mimarisi var. Bakalım siz neler görebileceksiniz.

http://www.flickr.com/photo_zoom.gne?id=158063215&size=o

4- El Tubo'da bar bar dolaşıp Tapas'ların tadına bakın.


Plaza del Pilar'dan Alfonso I caddesine doğru yürüdüğünüzde sol tarafınızda kalan sokaklar bütününe El Tubo denir. Küçük ve karmaşık sokaklar arasına sıkışmış onlarca bar El Tubo'da sizi bekliyor. Gözünüze güzel gelene girin, hoşunuza giden tapası seçin ve tadına bakın. El Tubo, şüphesiz, benim Zaragoza'daki en favori yerim. Hele bi de yerel bir tatil gününe denk geldiyseniz her yer insan dolar iyice şenlenir El Tubo.

5- El Champiiiiiiiiii


https://macaronframboise.files.wordpress.com/
Ve tabii ki en favori yerimden bahsedip en favori barımdan bahsetmeyecek değilim. Allahımm Champi sen nasıl bir yersin. Ufacık bir bar olan El Champi'nin tek spesiyali aslında adından da anlaşılacağı üzere mantar. (Bknz: hemencik yan tarafta). Yemesi zor ama tadı muazzam olan bu tapasın yanında ne iyi gider dersiniz? Tabii ki El Champi'nin el yapımı olan birası. Zaragoza'ya gidip bu ikilinin tadına bakmazsanız pişmanlığınız büyük olur söyleyeyim.
Dipnot: El Champi'yi deneyene dek mantar yemeyen biriydim. Gerçi hala sadece oraya gittiğimde yiyorum. O kadar iddialı yani. Yine de size kalmış.

Web sitesi: http://www.elchampi.es/

6- Eğer biraseverlerdenseniz Ambar ile tanışın.


Biradan bahsedip Ambar'ın adını anmadan olmaz. Tarihi 1900'lere dayanan bira markası Zaragoza'ya ait ve kalite anlamında sadece Zaragoza değil tüm İspanya'nın takdirini kazanmış, gönlünde taht kurmuş durumda. Zaten bir bara gidip bira istediğinizde kolay kolay başka marka gelmez, Ambar gelir.
Not: Gelelim birayı nasıl isteyeceğimize. Kısaca una caña por favor (küçük bardak için), una jarra por favor (büyük bardak için), un botellin por favor (şişe bira için) diyerek biranızı isteyebilirsiniz.

7- Plaza España ve Plaza Aragon arasındaki leziz durak : Calamar Bravo


File:Bocadillo de calamares bravos típico de Zaragoza.jpgEl Tubo'da kaybolmadan Plaza España'ya çıktıysanız durun bir orada. Şöyle etrafa bir göz gezdirin. Çünkü şehrin en kalabalık ve işlek yerindesiniz. Üzerinde bulunduğunuz cadde şehir boyunca ilerliyor. Biz de caddeyi takip edeceğiz birazdan ama öncesinde acıkan karnımızı orgazma ulaştıracak bir önerim var size: Calamar Bravo. Yer bulmak zor, bulsanız bile kalabalık yüzünden hızlı hızlı yemek zorundasınız ama kesinlikle değer. Zaragoza'ya gelen her yerli turist önce Pilar Katedrali'ne sonra Calamar Bravo'ya uğruyor. Siz de midenizde bir sandviçe yer açın ve mutlaka tadına bakın derim.


8- Avenida de Goya boyunca yürüdükten sonra dinlenme sırası : Parque Grande


http://blogargp.blogspot.com.tr
Yedinci maddede belirttiğim gibi karnınızı doyurduktan sonra Paseo de la Independencia üzerinden yürüyerek aslında ufak bir şehir turu yapabilirsiniz. Bu cadde sizi eski şehirden uzaklaştıracak ve Zaragoza'nın günlük yaşantısının içine bırakıverecek. Geniş ve ağaçlarla süslenmiş yol üzerinde önce üniversite kampüsünü göreceksiniz. Devam ettikçe ikinci bir üniversite kampüsü karşınıza çıkacak. Biraz daha ilerlediğinizde ise Real Zaragoza'nın stadını göreceksiniz.
Stadın hemen karşısındaki park dinlenmek için güzel bir nokta. Parkın merdivenlerini tırmanarak I. Alfonso'nun heykeline ulaştığınızda ise minik bir şehir manzarası sizi bekliyor olacak.

9- Şehrin Sanatçısı Goya'yı tanıyın


Zaragoza'da doğan Francisco de Goya'nın eserlerinin bir kısmı Madrid Prado müzesinde sergileniyor olsa da memleketi Zaragoza'da da kendinden iz bırakmayı ihmal etmemiş.

Şehir, Goya ile gurur duyuyor ki bunu zaten her yere ismini vermeleriyle de anlayabiliyoruz. Siz de resme ilgi duyuyorsanız Zaragoza'da gezerken Museo Goya'ya uğramayı ihmal etmeyin.

10- Sakin Şehrin Gecesi Hızlı Olur: Casco Viejo ve Machacado


Zaragoza'nın turistik kısmı her ne kadar minnak, xsmall, pıtırcık olsa da yansın geceler mottosu hakim buralara. Eğer gece çıkmak istiyorsanız 3 mahalle sabaha kadar eğlenme imkanı sunuyor: El Rollo, El Casco, La Zona. El Rollo biraz daha öğrencilere ve yeni yetme kardeşlerimize hitap ediyor. La Zona daha cool mekanların olduğu bir yerken El Casco ise all time favorite! Hem hemencecik şehir merkezinde olması hem de her tür müziği barındırması sebebiyle El Casco 1 günlük gezilerde sizin için en uygun mekan.

Peki burada nereye gidilir? 

Giriş her yer için ücretsiz o nedenle gezin dolaşın canınızın istediği müziği bulun derim. Ancak şiddetli tavsiye edeceğim mekanlardan biri La Cucaracha ve muazzam içkileri Machacado. Şişeyle servis edilen ve limonlu sodayla birlikte içmeniz gereken bu shotlar kolay içimli olduğu kadar tehlikeli haberiniz olsun :)
İlgili resim

Zaragoza'dan şimdilik bu kadar. Tabii ki daha değinmediğim birçok yer var Aljaferia Sarayı, Casablanca mahallesi, Puerto Venecia, Monasterio de Piedra gibi.. Onlar da size kalmış. Zaragoza'da bir gününüz daha varsa şehri daha iyi tanıyabilir, aslında hiç de o kadar sıkıcı olmadığını görebilirsiniz.

İyi geziler,
Gizem






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder